Yaşadığımız kentler, yaşadığımız dünya bizlere dedelerimizden, atalarımızdan miras kalmıştı.
Bizler, dedelerimizden ve atalarımızdan kalan bu mirası, çocuklarımıza bırakırken ne diyerek bu mirası onlara teslim edeceğimizi bilemiyorum.
Torunlarımızın dedeciğim, sizler bu dünyayı hiç de iyi kullanamamışsınız dediklerini duyar gibiyim.
* * *
Tabiat anayı kızdıracak, incitecek ve onu yok edecek o kadar çok şey yapıyoruz ki anlatmak mümkün değil.
- Denizleri nasıl kirlettiğimizi mi?
- Atıklarımız ile yaşadığımız bu dünyayı nasıl yok etmeye çalıştığımızı mı?
- Dolgular ile denizleri işgal edip, dünyanın dengesini nasıl bozduğumuzu mu?
- Konu yapılacak alanları doğru seçmeyerek, insanlarımızı ölüme nasıl iteklediğimizi mi?
- Bizimle bu dünyayı paylaşmaya çalışan diğer canlılara yaşam alanı ve yaşam hakkı tanımadığımızı mı?
- Ormanları ve Tarım alanlarımızı yok ederek, dünyamızı nasıl çölleştirdiğimizi mi?
- Para kazandıkları sanayi tesislerine, arıtma tesisi kurmayı lüzumsuz masraf gören sanayicimizi mi yazalım?
Hangisini yazalım ve hangisini anlatalım?
* * *
Tabiat ana bizlerden bu acımasızlığımızın, bu hoyratlığımızın, bu pisliğimizin, kendisine yaptığımız bu kabalıkların acısını bir biçimde alıyor.
Bunu bile anlamazdan gelmeye çalışıyoruz.
* * *
Tabiat ana belediyelerimizin ve ülkeyi yönettiğini iddia edenlerin, seviye belirleme sınavlarını yapıyor.
Bu sınavları ÖSYM aracılığı ile yapmıyor, bizzat kendisi yapıyor.
* * *
Tabiat ana bu sınavlarda gösterilen bilgisizliği ve beceriksizliği hiç ama hiç affetmiyor.
Tabiat anada torpil yok, O dünyanın en adil sınavlarını yapıyor.
* * *
Samsun’umuz bir gecede sele teslim oldu.
“Kırk yıldır Samsun’a böyle şiddetli ve yoğun yağmur yağmamıştı” diyerek, kendilerini temize çıkarmak isteyen belediyeciler ve ülkeyi yönettiğini iddia edenler, bir kerecik de, bu konuda yaptıkları bir yanlışı anlatsınlar ve halkımızdan özür dilesinler.
“Samsunda ben, böyle bir yağmur görmemiştim “ demek, aslında yönetenlerin öngörüsüzlüğü değil mi?
* * *
Canik’deki facianın sorumluları bulundu,
— Bu güne kadar görülmemiş şiddetinde yağan yağmur,
— Yılanlı dere ve Mert Irmağı…
* * *
Şimdi bu kentte ki sorumlulara sormazlar mı?
Bu TOKİ evleri Mert ırmağının kenarına yapılırken, zemin etüdü yaptığınız bu arsalarda, su taşkını meselesi neden düşünülmemiştir?
Bu katliama neden olan ihmal bunun düşünülememiş olması değil mi?.
* * *
Olasılık hesaplarının doğru yapıldığı bir kentte, korkusuz yaşamak mümkündür iddiamızı tekrarlayarak,
Bu afette ölenlere rahmet, yakınlarına sabır ve bunları tahmin edemeyip mazeret uyduranlara da akıl diliyoruz.